Hayat mucizelerle doluydu.
Bazen kücük bir kalpte, bazen bir kar tanesinde, bazen yildizlarin arasinda... Bazen de tam yani basimizda
Sahip oldugum kücük mucizenin adiydi Pamir Ege. Huzuru, neseyi, sevgiyi hissetmek icin sadece ona bakmak, bazen yalnizca onu düsünmek bile yetiyordu. Ufacik bedeniyle zor günleri atlatmam icin bana güc vermisti. Bana bir aile vermis, en iyi arkadasim olmustu. Beni kirilgan, caresiz, gencecik bir kizdan; cesur ve güclü bir kadina dönüstürmüstü. Annesini kimsesizlikten kurtaran, ona yasamak icin bir neden veren bir bebek.
Benim bebegim.
Birlikte iyiydik. Birlikte güvendeydik. Birer kardesten farksiz olan iki deli arkadasa ve hepimize annelik eden tatli bir kadina sahiptik. Baska birine ihtiyacim olmadigini saniyordum. Bir daha bir adama güvenemeyecegimi, kalbimi aska acamayacagimi saniyordum. Ta ki Doruk Ataogluyla karsilasana dek. Doruk etrafimdaki varligiyla kalbimin kilitli kapilarini her gün biraz daha zorlarken gecmisteki kirginliklarimla savasmak istememi sagliyordu. Bir vaat degerindeki sözleriyle beni kusatiyor, ona güvenmem icin tüm yüregini ortaya seriyordu.
Bütün bunlar nasil sonuclanacak merak ediyordum.
Ikimizin varacagi yer neresiydi