Yaraticilik genel olarak, yeni düsünce, yeni kavram üretebilme; bunlari yaparken olmayan bir seyi hayal ederek, farkli seyleri düsünüp, bunu bilenen kavramlarla baglantilandirarak, yeni yaklasimlar üretebilme yetenegi olarak tanimlanabilir. Gercek yaraticiligin en belirgin özelligi ise bir toplumsal yarar saglamasi olarak öne cikar. Yaraticilik, eskiden beri kelime olarak gündelik hayatta pek rastlanmayan, siradisi, görülmemis nesne ve olaylari tanimlamak icin kullanilir. Ne var ki, artik yaraticilik nesnel olarak ele alinabilen ve cok bilesenli, degisik düsünce ve kavramlar icinde degerlendirilmesi gereken bir özellik seklinde kavranmakta; farkli bir bilgi alani olarak yaraticilikla ilgilenenler de konuyu bilimin genis katmanli özelligi icinde incelemektedir. Iste Prof. Dr. Selcuk Erez ile Yesim Erezin Yaraticilik - Aklimizin Sinirlarini Asmak adli kitabinda yaraticilik en genis bir bicimde ele alinirken, bu konuda daha önce öncülük yapmis bilim insanlarinin calismalari temel alinip, bunlarin gelistirdigi yöntemlerle oldukca yeni olan bu bilim dalinin güncel konularina aciklik getiriliyor, tarihte ve günümüzde yaraticilik konusunda degisen düsünce yapilarindan örnekler veriliyor. Yazarlar bunu yaparken, özellikle toplumumuzda, Takiyüddin Efendiden Hulusi Behcete, Hüseyin Avni Lifijden, Nazim Hikmete ve Ismail Hakki Tonguca uzanan bir cerceve icinde yaratici niteliklere sahip bu kisilerin, özelliklerini de irdeliyor. Kitapta ayrica Dr. Ceyhun Burak Akgül, Dr. Aysegül Tezörenve Dr. Hüseyin Demirdizenin konuya iliskin makaleleri de yer almakta olup, Istanbul Bilgi Üniversitesi Yayinlari olarak bu degerli calismanin Türkiyede henüz yeni tartisilmaya baslanan yaraticilik konusuna katki saglayacagina inaniyoruz.
